belki de onca gece varken biz aynı düşü görmüşüzdür
aynı anda gözlerimizi kenetlemişizdir
aynı anda tepemiz atmış, susmuşuzdur
belki de çarpık bacaklar adım adım sana atılmıştır
belki de daha
8.30 vapuruna koşa koşa yetişeceğiz
balkona çamaşır asacağız
tabaklar kıracağız
hatta cuma akşamları da şehri keşfederiz
cazla, kırışık çarşaflarla geceler geçiririz
biliyorum, ben hala elini hep elimde isterim
boynunu hep koynuma yer ederim
ki bence biz hiç takvimlerden korkmayacağız
belki
olamaz mı?
Comments
Post a Comment